07 Mart 2022
2020 Mart ayında yapılan UNICERA İstanbul’un üzerinden geçen neredeyse iki yıllık sürenin ardından, ülkemizin en büyük ve en önemli fuarlarından olan UNICERA İstanbul 2021, 02-06 Kasım 2021 tarihlerinde CNR Fuar Merkezi’nde misafirlerini ağırladı.
Ne yazık ki 2020 yılındaki fuar pandeminin gölgesinde gerçekleşmiş ve uygulanan sınır yasakları nedeni ile ziyaretçi sayısı açısından beklenen ilgiyi yakalayamamıştı. Verilen uzun aradan sonra bizler bu yıl fuarımızın ziyaretçi sayısında artış olmasını ve katılımcı sayısının yüksek olmasını bekliyorduk. Fuar sırasında yapılan gözlemler ve sonrasında elde edilen resmi rakamlar bu düşüncemizi doğrulamakla beraber, yoğunluğun beklentilerin de üzerine çıktığını göstermiştir. 2020 yılındaki fuar ziyaretçi sayısı 62.269 kişiyken, UNICERA İstanbul 2021’de ziyaretçi sayısı 112.698’e yükselerek neredeyse geçen senenin iki katı olarak gerçekleşmiştir. Bununla birlikte ziyaretçilerin 130 farklı ülkeden katılım sağlamış olmaları fuarımızın uluslararası niteliğinin ve bilinirliğinin her geçen yıl daha da arttığını gözler önüne sermektedir. Ziyaretçilerin genel anlamda yüksek potansiyelli ciddi alıcılar olması ve yapılan önemli anlaşmalar da fuarın, sektörün ticari hayatına büyük katkı sağladığını ve bu sürecin önümüzdeki dönemde de devam edeceğini ortaya koymuştur. Önümüzdeki dönemlerde düzenlenecek UNICERA İstanbul fuarlarının bir önceki fuarlardan çok daha başarılı geçmesi ve seramik ve yapı malzemeleri sektörü açısından dünyada ses getirecek niteliğe ulaşması için TİMDER ailesi olarak çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz.
Ülkemiz; seramik sektörünün önemli oyuncularından biridir. Özellikle son yıllarda artan üretim kapasitesimizle Avrupa’daki 2. en büyük üretici haline gelmemizin yanı sıra, ürünlerimizin kalitesi, yeni üretim teknolojileri, tasarımlarımızdaki modernlik ve albeni ile özellikle Avrupa ve Amerika’daki pazar payımız artmıştır. Coğrafik konum olarak bu pazarlara yakınlığımız da son dönemde dünyada yaşanan navlun fiyatlarındaki ciddi artışlar dikkate alındığında önemli bir avantaj sağlamıştır. 2021 yılında gerçekleşen ihracat rakamları bu durumu kanıtlar niteliktedir. Türk Seramiğine ilginin bu şekilde arttığı bir dönemde UNICERA İstanbul’un sektörün ve sektördeki markaların bilinirliğini arttırmasının yanı sıra uluslararası markalaşma konusunda katkıları çok önemlidir ve bu katkı artarak devam edecektir.
Son birkaç yıldır seramik sektörü ülkemizde altın çağlarından birini yaşamaktadır. Birçok sektör pandemi dönemini oldukça negatif geçirmişken seramik sektörü bu dönemi tam tersi olacak şekilde yükselişle geçirmiştir. Daha önce de belirttiğim gibi üreticiler özellikle artan ihracat talebini karşılamakta güçlük çeker noktaya ulaşmışlardır. Üretim yoğunluğundan dolayı yurt içinde ürün teslim terminleri zaman zaman 4-5 ay süresine yükselmiştir. Bir süre daha trendin bu şekilde devam etmesi beklenmektedir. Ancak bununla birlikte son zamanlarda, özellikle enerji başta olmak üzere girdi maliyetlerinde yaşanan büyük artışlar hem üreticileri hem tüketicileri zorlar hale gelmiş, bu artışlar son ürün fiyatlarına yansımış ve ürün fiyatlarının da ciddi oranda artmasına neden olmuştur. Seramik sektöründe rutinde öngörülen fiyatlandırmalar ortadan kalkmış ve yeni bir fiyatlandırma dönemine girilmiştir. Bu durum ne yazık ki iç piyasayı kötü etkilemiş ve satışlarda genel bir karmaşaya yol açmıştır. Öngörülemeyen bu artış oranları ne yazık ki yürüyen projelerde ve önceden yapılmış anlaşma ve ihalelerde sorunlara neden olmakta, taahhüt sahiplerini dönüşü olmayan zararlara uğratmaktadır.
İç piyasada bu karmaşa yaşanırken ne yazık ki bir kötü haber de ihracat cephesinden gelmiştir. 13 Aralık 2021 tarihinde Avrupa Birliği tarafından, Hindistan ile birlikte Türk menşeli “Seramik Karo” (6907.21.00, 6907.22.00, 6907.23.00, 6907.30.00 ve 6907.40.00 Gümrük Tarife Pozisyonları altında yer alan) ithalatına karşı bir anti-damping soruşturması başlatılmıştır. Bu soruşturma ile ilgili komisyon, Türk menşeli karo ithalatının AB yerli üretimi üzerinde bir zarara yol açıp açmadığını değerlendirecek, eğer bu noktada zarara yönelik bir bulguya ulaşır ise Türk firmalarına anti-damping vergisi uygulama yoluna gidebilecektir. Henüz bilgi toplama aşamasında olan soruşturma sürecinin, bildiri tarihinden itibaren maksimum 14 ay içinde tamamlanması öngörülmektedir ancak komisyon alacağı geçici kararları soruşturmanın tamamlanmasını beklemeden bildirim tarihinden itibaren 7 ay içinde uygulamaya koyabilecektir. Soruşturmanın sadece bir uyarı niteliği taşımasını ve üreticilerimiz ile Türk Seramiğine herhangi bir zarar oluşturmadan kapanmasını canı gönülden diliyoruz.
Yazımı sonlandırmadan önce sizlere bir konuda daha kısa bir bilgilendirmede bulunmak istiyorum; bildiğiniz gibi TİMDER bünyesinde faaliyetlerini yürütmekte olan TİMDER Akademi birbirinden çok farklı alanlarda çeşitli eğitimler düzenlemekte ve yıllardır sektöre bu konuda büyük destek vermektedir. Geçen sene pandemi nedeniyle online olarak gerçekleştirilen oturumlar ile 3.000’den fazla kişiye çeşitli konularda eğitim verilmiştir. TİMDER Akademi, 2022 yılı eğitim programını da belirlemiş bulunmaktadır. Pandemi sürecini henüz tam olarak bitirememiş olmamız nedeni ile bu sene de online olarak devam edecek olan eeğitimlerle ilgili detaylı bilgiye www.timderakademi.com adresinden ulaşabilirsiniz. Umarız sizler de eğitimlerimizi takip eder ve kendiniz için fayda sağlayacağını düşündüğünüz oturumlara katılırsınız. Eğitimin yaşının olmadığını düşünenlerdenim, öğreneceğimiz yeni bir bilginin bize hangi kapıları aralayacağını bilemeyiz, o zaman mümkün olan tüm eğitim fırsatlarını değerlendirmek gerek.
TİMDER Akademi ile ayağınıza gelen fırsatı kaçırmamanızı umuyor ve yazımı Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözü ile tamamlıyorum…
“Eğitimdir ki bir milleti; ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır ya da esaret ve sefalete terk eder.”